9 Kasım 2009 Pazartesi

Beethoven


Ölümsüz dâhi Beethoven'in Mason olup olmadığı konusunda bir belgeye sahip değiliz. Müziği ile evrensel boyutlara ulaşmasını asırlardır sürdüren ve de sürdürecek olan, ışığını taşıyan ellere hayat veren, insanlığa müziği ile hizmet eden, bizlere yaşama sevincini sunan, insan ve Tanrı sevgisini gösteren, insanları kardeş olmaya çağıran Beethoven Üstat, Masonluğun bu ana felsefesinin bilincinde olup da, kanıtlanmamış bir belge ile Masonluğun dışında kalamazdı diye düşünebiliriz. Yaşadığı döneme bir göz atacak olursak, çağdaşı besteciler, yakın dostları Mason Locasının üyeleri bulunmaktaydı. Örneğin Dr. VVegeler, Masondu. Wegeler ile o kadar yakın dosttu ki, yazdığı bir mektubunda şöyle diyordu.

" .... Sizleri yine göreceğim, hepimizin babası olan Rhin'i tekrar selamlayacağım günün, hayatımın en mutlu günlerinden biri olacağına şüphem yok. Yalnız kulaklarım, işte onlar gece gündüz vınlayıp duruyor, iki yıldır insan içine çıkamadım, çünkü insanlara ben sağırım diyemezdim. Başka bir meslekten olsa idim, mesele yoktu fakat benim için, benim mesleğim için bu feci bir durum."
Mason besteciler Haydn, Leopold Mozart, Wolfgang Amadeus Mozart, Franz Abt, Hummel, Meyerbeer acaba birbirlerini etkilemişler midir? Özellikle Mozart ile olan işbirliğinde Beethoven'e olan hayranlığından dolayı Mozart Biraderin "Bu adama dikkat edin. Dünyaya kendisinden söz ettirecektir." demesi ne denli anlamlıdır? Ortak hatlarda birbirlerine çok yaklaşan Mozart ve Beethoven Masonik eserler bestelenmesinde de bir ortak payda yakalamışlardır. Mozart'ın "Masonik Müzik" çeşitlemelerinin yanı sıra "Sihirli Flüt" gibi Masonik bir opera bestelemesine karşın Beethoven 'de "Bir Masonun Tekris Töreni" ile "Masonik Sualler" (Maurerfragen) adlı koroya eşlik eden bir lied bestelemiştir. Sözlerinin kendisine ait olmadığını belirten besteci, lied'in müziğinin kendisine ait olduğunu yine Dr. Wegeler'e yazdığı bir mektubunda dile getirmektedir. Beethoven'in ilk hocası saray orgcusu Christian Gottlieb Neefe'dir bir Masondu ve Mozart'ın da ilk hocası Neefe'dİr. Beethoven hiç evlenmemesine karşın, kadın güzelliğine karşı çok hassastı. Pek çok aşk yaşamış, aile kavramına hep değer vermiştir. Tek operası olan "Fidelio" da bu kavramı açık olarak görebiliriz. Eş sevgisine verdiği önem, fedakârlık, vefa, sonsuz sevgi ve eşler arasındaki saygı operada doruk noktasındadır. Evlat edindiği yeğeni Cari, bir söylentiye göre kendi çocuğudur. Aslında bütün sevgisini vermek istediği Cari yüzünden yediği acı tokattan ötürü zindan olan, yalnızlığa mahkûm bir ömürdür, Beethoven'in tüm yaşamı. Üzerine bir de sağlık problemleri eklenince yaşam, bir acı yumağıdır. Bütün bu olumsuzluklara karşın intihar etme düşüncesinin karşısında şöyle demektedir. "Yalnız sanot alıkoydu beni. Yaratmam gerektiğine inandığım her şeyi meydana getirmeden ölmeyi göze alamadım." Senfoniler döneminde üzerine en çok konuşulanı mutlaka 9. Senfonidir. Aslında senfonide anlatılan bir insandır. Bir sevinç kutlanır Schiller'in şiirinde. Beethoven, Schiller'in metninden ayrılarak hayatı dile getirir. Melekler korosu, insanları yeryüzünde bir armağan bekleyerek, cesaretle acı çekmeye davet etmektedir. Kini, intikamı unutalım, düşmanlarımızı affedelim. Yaşanan sevinç, insanlığı kendi yurdu olan insanlık cennetine götürmektedir. Cennet, insanın kendi aklı ile uğraştığı, bütün İnsanlar doğa ile birleşip Tanrı katına varana dek, bir öpüş içinde kucaklaşır ve evrenin sırrına varırlar. Bunu kendi aklı ile yaratır insanoğlu... Senfoni tüm senfonilerden insan sesinin eklendiği, koro ve solistlere yüreğini açmış tek senfonidir. Tüm İnsanların Kardeş olmaları düşüncesi Masonluğumuzun ülküsü değil midir? 1770 - 1826 yılları arasında yaşamış Beethoven'in kendi yaşam olumsuzluklarına, ıstıraplarından kaynaklanan duygularını müziğine yansıtmasıyla evrensel boyuta ulaşan bu deha için sanat şöyle ifade edilebilir. "Söylendiğine göre sanat uzun, hayat kısa imiş. Bence asıl uzun olan hayat, kısa olan sanattır."


Kaynak : Tesviye

Hiç yorum yok: